Hakkı Öcal: Netanyahu,Trump'ı istediği gibi yönlendiriyor

SuperHaber’de Gazeteci Sinan Sungur’un konuğu olan deneyimli Gazeteci Hakkı Öcal, Gazze’deki son gelişmeler ve Türkiye’nin bu konudaki tutumu üzerine çarpıcı açıklamalarda bulundu. Programda, İsrail’in Gazze’yi topyekûn işgal planları, uluslararası aktörlerin rolü ve Türkiye’nin bölgedeki pozisyonu masaya yatırıldı.(PROGRAMIN TAMAMINI YOUTUBE'DAN İZLEMEK İÇİN LÜTFEN TIKLAYINIZ)

Sinan Sungur: Gazze’de Topyekûn İşgal Gündemde

Sinan Sungur, konuşmasında Gazze’deki açlık krizinin yanı sıra İsrail’in bölgeyi tamamen işgal etme planlarının uluslararası ve İsrail basınında öne çıktığını belirtti. Sungur, “Aldığımız haberlere göre, İsrail Genel Kurmay’ı topyekûn işgale ikna etme sürecinde. Amerika ve Trump ile bu konuda bir anlaşmaya vardıkları yönünde bilgiler geliyor. Türkiye bu durumda ne yapmalı?” sorusunu yöneltti.

Hakkı Öcal:Netanyahu, Rüşvet ve Kamu Malını Zimmetine Geçirme Davaları ile Karşı Karşıya 

Hakkı Öcal, “İsrail, 1945’ten beri Filistin coğrafyasını adım adım ele geçirdi. BM’nin 1947 kararında Filistin’in bir kısmı Yahudilere, bir kısmı Müslümanlara bırakılmıştı, ancak Filistinli terimi bile kullanılmadı. Bugün Gazze ve Batı Şeria’ya sıkışan Filistin, İsrail’in planlarıyla tamamen ilhak edilme tehlikesiyle karşı karşıya” dedi.

Öcal, Ariel Sharon döneminde ortaya atılan ve Gazze’yi beşe bölerek Filistinlilerin deniz kenarındaki küçük bir alana sıkıştırılmasını öngören “Beş Parmak Planı”nın yeniden gündemde olduğunu belirtti. Netanyahu’nun, hükümetini ayakta tutmak için aşırı sağcı koalisyon ortaklarının baskısıyla bu planı hayata geçirmeye çalıştığını ifade etti. Öcal, “Netanyahu’nun rüşvet ve kamu malını zimmetine geçirme davalarından hapse girmemek için bu politikaları izlediğini” savundu.

“Netanyahu, Trump’ı Burnundan Kancayla Bağlıyor ve İstediği Yere Sürüklüyor”

Öcal, ABD’nin İsrail politikalarındaki rolüne de değindi. Trump’ın seçilmesinde Siyonist lobilerin büyük etkisi olduğunu ve Netanyahu’nun, Epstein davası gibi dosyaları kullanarak Trump’ı yönlendirdiğini iddia etti. “Netanyahu, Trump’ı burnundan kancayla bağlıyor ve istediği yere sürüklüyor” diyerek bu ilişkinin Gazze politikalarını şekillendirdiğini öne sürdü.

Türkiye’nin Rolü: Seyretmiyoruz, Harekete Geçiyoruz

Türkiye’nin Gazze’deki duruma seyirci kalmadığını vurgulayan Öcal, ülkenin üç alanda bağımsızlığını güçlendirmeye çalıştığını belirtti: finansal bağımsızlık, savunma sanayiinde tam bağımsızlık ve dış politikada özgür hareket kabiliyeti. “Türkiye, İHA ve SİHA’larla savunma sanayiinde büyük mesafe katetti. Artık İsrail’den İHA almıyor, kendi teknolojimizi kullanıyoruz. Diplomaside de ‘Dünya beşten büyüktür’ anlayışıyla hareket ediyoruz” dedi.

Öcal, Türkiye’nin Ukrayna savaşını durdurması ve Suriye’yi bağımsızlığa kavuşturması gibi adımlarla bölgede ağırlığını artırdığını ifade etti. İsrail’e karşı doğrudan sıcak temas yerine diplomatik baskı ve ağırlıkla hareket edilebileceğini savundu. “Türkiye, Ürdün veya Mısır’ın yerinde olsa, Gazze ve Batı Şeria’da kimse aç kalmazdı. Kızılay tırları bölgeye ulaşıyor, ama Ürdün’den bir tek tır gördük mü?” diyerek Müslüman dünyasının pasif tutumunu eleştirdi.

Türkiye Diplomasi ve Bağımsızlıkla Bölgede Güçleniyor

Hakkı Öcal, Türkiye’nin Gazze’deki krize seyirci kalmadığını, finansal, askeri ve diplomatik alanda bağımsızlığını güçlendirerek İsrail’e ve bölgedeki diğer aktörlere karşı daha etkili bir pozisyon almaya çalıştığını vurguladı. Program, Türkiye’nin bölgedeki rolünün önemine ve Müslüman dünyasının daha aktif bir duruş sergilemesi gerektiğine dair çarpıcı bir tartışmayla son buldu.

(PROGRAMIN TAMAMINI YOUTUBE'DAN İZLEMEK İÇİN LÜTFEN TIKLAYINIZ)