© Alevi Haberler

Hamza Aksüt yazdı: Asimilatörlük nedir?

Hamza Aksüt, sosyal medya hesabında kaleme aldığı bir yazıda, devletin tarih öğretmenliği görevini 25 yıl boyunca sürdüren ve ardından Alevi artı Kültür Derneği’nin başkanlığına seçilen bir ismin, Alevilikle ilgili çelişkili tutumları eleştirdi.

Alevi tarihi konusunda araştırma kitapları ile bilinen yazar Hamza Aksüt, sosyal medya hesabında kaleme aldığı bir yazıda, devletin tarih öğretmenliği görevini 25 yıl boyunca sürdüren ve ardından Alevi artı Kültür Derneği’nin başkanlığına seçilen bir ismin, Alevilikle ilgili çelişkili tutumları eleştirdi. İddialara göre, bu kişi, devlet tarafından hazırlanan tarih ders kitaplarında Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Ayşe gibi Alevilikte teberra kapsamına giren isimleri övmüş, Osmanlı döneminde Alevilere yönelik katliamlarla anılan Yavuz Sultan Selim (Birinci Selim) ve Kanuni Sultan Süleyman (Birinci Süleyman) gibi isimleri yüceltmiş.

Emekli olduktan sonra Alevi artı Kültür Derneği’nin başına geçen bu kişi, şimdi Kültür Bakanlığı’nın kapısına dayanarak “Devletin Alevisi olmayacağız” sloganıyla protestolar düzenliyor. Ancak Aksüt, bu kişinin Alevi inancının temel değerlerine bağlılığını sorguluyor. Yazıya göre, söz konusu kişi Alevi kutsallarına inanmıyor, Allah, Muhammed, Ali, Ehli Beyt veya On İki İmam gibi kavramları ağzına almıyor ve Alevi ritüelleri olan ceme katılmıyor, ikrar vermiyor. Dahası, Alevilikteki ocak ve bucak sistemine dair bilgisi bulunmuyor ve bu değerlere karşı bir tavır sergiliyor.

Aksüt, özellikle bu kişinin, Papaz Konstantin Silvanus’un sahte bir şekilde Pir Silvanus ve ardından Pir Sultan olarak tanıtıldığı bir çeviri skandalına sessiz kaldığını, hatta bu sahteciliği desteklediğini iddia ediyor. Mahkemeye başvurması gerekirken, bu yazarı desteklediği belirtiliyor. Aksüt, “Asimilasyon asimilasyon diyor, ama asıl asimilatörlük bu değil mi?” sorusuyla, bu kişinin tutumunun Alevilik üzerindeki asimilasyon etkisini artırdığını öne sürüyor.

Hamza Aksüt'ün yazısının tam metni şöyle:
 

Devletin tarih öğretmeni olmuş. En az 25 yıl devletin tarih ders kitaplarının içeriğini binlerce öğrenciye aşılamış.

Alevilikte teberra kapsamına giren Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Ayşe'yi ders kitaplarının övdüğü gibi derslerde övmüş.

Osmanlıyı, yüzbinlerce Aleviyi öldüren birinci Selim'i, Birinci Süleyman'ı vb övmüş

Ve emekli olup Alevi artı Kültür derneğinin başkanı olmuş.

Şimdi Kültür Bakanlığı'nın kapısına dayanmış, "devletin Alevisi olmayacağız" diye bas bas bağırıyor.

EK: Alevi kutsallarına inanıyor mu, hayır. Bu normal, ama inanmıyorsa Alevi ya da Pir Sultan Kültür Derneğinde yönetici olması nasıl açıklanabilir?

Ağzından bir kere Alevi kutsalları olan Allah, Muhammed, Ali, Ehli Beyt, On İki İmam çıkmış mı, hayır, çıkar mı, hayır.

Hiç ceme girmiş mi, hayır. İkrar vermiş mi, hayır. Bunlara karşı mı, evet.

Ocağını bucağını biliyor mu, hayır.

Papaz Konstantin Silvanus'u tercüme sahtekarlığı yoluyla ilk aşamada Pir Silvanus olarak yazıp ikinci aşamada bu Pir Sultan'dır diyen yazara karşı çıkmış mı, hayır. Mahkemeye vermesi gerekirken desteklemiş mi, evet.

Asimilasyon asimilasyon diyor. Asıl asimilatörlük bu değil mi.

saygıyla.

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER