© Alevi Haberler

Mete Yarar: Türkiye, Rusya ve Çin’le mi yol almalı, yoksa Batı bloğunda mı yer almalı?

Güvenlik uzmanı Mete Yarar, YouTube kanalında yayınladığı bir videoda, yeni dünya düzeninde Türkiye’nin jeopolitik ve stratejik konumunu değerlendirdi. Yarar, küresel liderlik savaşının hız kazandığını ve Türkiye’nin bu süreçte kilit bir rol oynadığını vurguladı.

Güvenlik uzmanı Mete Yarar, YouTube kanalında yayınladığı bir videoda, yeni dünya düzeninde Türkiye’nin jeopolitik ve stratejik konumunu değerlendirdi. Yarar, küresel liderlik savaşının hız kazandığını ve Türkiye’nin bu süreçte kilit bir rol oynadığını vurguladı.

Yarar, konuşmasında küresel güç mücadelesinin ekonomik ve askeri boyutlarına dikkat çekti. Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) pazar payını koruma çabası içinde Çin’i sıkıştırmaya çalıştığını belirten Yarar, Çin’in ise “Kuşak ve Yol Girişimi” ile kendi ticaret yollarını oluşturarak küresel pazarlara daha hızlı ve ucuz erişim sağlamayı hedeflediğini ifade etti. Deniz yollarının kontrolünün halen ABD’de olduğunu, ancak Çin’in karadan geçen koridorlarla Avrupa’ya ulaşmayı planladığını belirtti.

Batı- Doğu tartışmasını da değinen Mete Yarar,"Bugünlerde çok tartışılan bir konu var: Türkiye, Rusya ve Çin’le mi yol almalı, yoksa Batı bloğunda mı yer almalı? Bu, geçmişte de sıkça konuşulan bir meseleydi. Türkiye yüzünü Batı’ya dönmeli deniyor. Niye? Bir tarafa sırtını dönmek zorunda mı? Türkiye’nin iki tarafa da dönme şansı yok mu? Türkiye Batı’ya dönmek zorunda değil. Türkiye iki tarafa da dönebilir, farklı stratejilerle ilerleyebilir. Bunun en iyi örneklerinden biri Hindistan. Hindistan şu anda Çin’le rekabet ve kavga içinde ama Şanghay İşbirliği Örgütü’nün içinde. Bir yandan Rusya’nın en büyük petrol alıcısı, diğer yandan Amerika’nın müttefiki. Rusya’nın en büyük silah alıcısı Hindistan, ama aynı zamanda yeni uçak alımları için ABD ile görüşebiliyor. Demek ki her tarafa dönüp, hatta kavga ettiğimiz taraflarla bile aynı platformlarda güç elde edebiliyorsunuz.

 

Seçim yapmak zorunda mıyız? İyi ayarlarsak, hayır. Rusya-Ukrayna savaşındaki pozisyonumuzu bence çok doğru belirledik. Bu, Türkiye’ye küresel anlamda çok şey kattı; diplomatik, ekonomik ve politik anlamda güçlü mesajlar verildi. Aynısını bugün de yapabilir misiniz? Evet, yapabilirsiniz. Ancak denge tutturmak, Rusya-Ukrayna savaşı kadar kolay değil. Çok denge var ve sizi sıkıştırmaya çalışacaklar. Peki, bu dengeyi nasıl sağlayacağız? İşte bu, Türkiye’deki tüm partilerin ağız birliğiyle olacak. Eğer tüm partiler, Türkiye’nin yol haritasında mecliste bir uzlaşıya varabilirlerse, Türkiye 2030’a kadar olan süreçte kazasız belasız bu yolu geçer ve dünyanın en güçlü ilk beş devletinden biri olma şansını elde edebilir. Bu fırsat kaçar mı? Tabii ki kaçma ihtimali var. Bu fırsatın altın tepside sadece Türkiye’ye sunulduğunu zannediyorsanız, yanılıyorsunuz. Tarihi bir fırsat bu. Küresel liderliğin değiştiği bir dönemde Türkiye pozisyonunu iyi ayarlarsa, dünyanın ilk beş ekonomik gücünden biri olma şansına sahip."dedi.

Türkiye’nin Merkezi Konumu

Yarar, Türkiye’nin bu küresel ticaret ve strateji savaşının tam merkezinde yer aldığını vurguladı. Çin’in Kuşak ve Yol Girişimi’nde kullandığı kuzey, orta ve güney koridorlarının önemine değinen Yarar, özellikle Rusya üzerinden geçen kuzey koridorunun savaş ve mevcut koşullar nedeniyle önemini yitirdiğini söyledi. Bu durumda, orta ve güney koridorların Avrupa’ya ulaşım için kritik hale geldiğini ve her iki koridorun da Türkiye üzerinden geçtiğini ifade etti. “Türkiye, stratejik anlamda ticaret savaşlarının tam ortasında yer alıyor,” diyen Yarar, Türkiye’nin hem karayolu hem demiryolu hem de hava sahası açısından vazgeçilmez bir konuma sahip olduğunu belirtti.

ABD’nin Afganistan Hamlesi ve Türkiye

Yarar, ABD’nin Asya’daki etkisini yeniden tesis etmek için Afganistan’a geri dönme planlarına da dikkat çekti. İran ve Rusya üzerinden geçişin mümkün olmadığını belirten Yarar, ABD’nin Türkiye, Azerbaycan ve Türkmenistan üzerinden Afganistan’a ulaşmayı hedeflediğini söyledi. “Türkiye’nin hava sahası, ABD’nin Asya’ya açılmak için kullanmak zorunda olduğu bir koridor,” dedi.

Türkiye’nin Deniz ve Hava Gücü

Türkiye’nin Akdeniz, Karadeniz ve Ege’deki stratejik konumuna vurgu yapan Yarar, ülkenin bölgenin en büyük deniz gücüne sahip olduğunu ve yeni sistemlerle hava ve deniz sahasını daha etkin kontrol edeceğini belirtti. Türkiye’nin savunma sanayindeki ilerlemelerine de değinen Yarar, ülkenin dünyanın en büyük 10 savunma sanayi gücünden biri olduğunu ifade etti.

Dünyanın En Büyük Askeri Güçleri Arasında Türkiye

2025 yılı için yapılan küresel askeri güç sıralamalarında ABD’nin birinci, Çin’in ikinci, Rusya’nın ise üçüncü sırada yer aldığını belirten Yarar, kendi görüşüne göre Çin’in Rusya’yı geçtiğini savundu. Türkiye’nin bu sıralamada dokuzuncu olduğunu, ancak bölgesel avantajlar, askeri tecrübe ve savunma sanayi dikkate alındığında dünyanın ilk beş askeri gücünden biri olabileceğini vurguladı. Yarar, “Ortadoğu’nun en büyük askeri, ekonomik ve demokratik gücü Türkiye’dir,” dedi.

Türkiye’nin Dengeli Dış Politikası

Yarar, Türkiye’nin Batı bloğu ile Rusya ve Çin arasında denge politikası izleyebileceğini, bunun en iyi örneğinin Hindistan olduğunu belirtti. Hindistan’ın hem Çin’le rekabet edip hem Şangay İşbirliği Örgütü’nde yer aldığını, aynı zamanda ABD ve Rusya ile iş birliği yaptığını örnek gösteren Yarar, Türkiye’nin de benzer bir stratejiyle hareket edebileceğini söyledi. Rusya-Ukrayna savaşında Türkiye’nin izlediği dengeli politikanın diplomatik, ekonomik ve politik kazanımlar getirdiğini ifade etti.

İç Uzlaşının Önemi

Türkiye’nin önündeki tarihi fırsatı değerlendirebilmesi için iç uzlaşıya ihtiyaç olduğunu vurgulayan Yarar, siyasi partilerin ortak bir yol haritasında anlaşması gerektiğini belirtti. “2030’a kadar kazasız belasız bu yolu geçersek, Türkiye dünyanın ilk beş ekonomik gücünden biri olabilir,” diyen Yarar, iç politikada uzlaşma eksikliğinin bu fırsatı riske atabileceğini ifade etti.

 

 Tarihi Fırsat

Yarar, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Yeni dünya düzeninde Türkiye’nin konumu değişmeyecek, ama sıralaması değişebilir. Siyaseti bir kenara bırakarak bu tarihi fırsatı dış politika perspektifinden tartışmalıyız. Çocuklarımız ve torunlarımız için nasıl bir Türkiye istediğimize bu beş yılda karar vereceğiz.”

Programı izlemek için lütfen tıklayınız: https://www.youtube.com/watch?v=5V7z9yyuv3o

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER