Cumhur Özkolaçık yazdı: Hace değil, Hacı Bektaş Veli!
GÜNDEMAlevilik ve Bektaşilikle ilgili son dönemlerde dikkat çeken tartışmalardan biri, Hacı Bektaş Veli’nin “Hacı” unvanının “Hace”ye dönüştürülmesi girişimleri oldu. Araştırmacı Cumhur Özkolaçık’a göre, “Hacı” ve “Hace” kelimelerinin anlamları kadar, terim olarak kullanımları da tartışmada belirleyici. “Hace” unvanı, özellikle Nakşibendi tarikatında şeyhler için kullanılan ve bu bağlamda terimleşmiş bir ifade.
Alevilik ve Bektaşilikle ilgili son dönemlerde dikkat çeken tartışmalardan biri, Hacı Bektaş Veli’nin “Hacı” unvanının “Hace”ye dönüştürülmesi girişimleri oldu. Bazı çevreler, “Hacı” kelimesinin Sünni bakış açısıyla değerlendirildiğini ve aslen “hoca, eğitici” anlamlarına gelen “Hace”den türediğini iddia etti. Hatta bu görüş, bir dönem bazı Aleviler arasında popüler hale gelerek “Hace” kullanımını yaygınlaştırma çabalarına dönüştü. Ancak, uzmanlar bu yaklaşımın ideolojik ve hatalı olduğunu vurguluyor.
“Hace” Nakşibendi Terimi, “Hacı” ise Tarihi Gerçek
Araştırmacı Cumhur Özkolaçık’a göre, “Hacı” ve “Hace” kelimelerinin anlamları kadar, terim olarak kullanımları da tartışmada belirleyici. “Hace” unvanı, özellikle Nakşibendi tarikatında şeyhler için kullanılan ve bu bağlamda terimleşmiş bir ifade. 13-14. yüzyılda yaşamış Hacı Bektaş Veli’ye “Hace” unvanı atfetmek, onu dolaylı olarak Nakşibendi tarikatıyla ilişkilendirmek anlamına geliyor. Özkoluaçık, Hasan L. Şuşud’un “Hacegan Hanedanı” adlı kitabını referans göstererek, “Hace”nin tarikat terimi olarak Nakşibendi silsilesinde yer aldığını belirtiyor.
Cumhur Özkolaçık'ın makalesinin tam metni şöyle:
"Hacı" Bektaş mı, "Hace" Bektaş mı?
Son dönemlerin Alevilik-Bektaşilikle ilgili belki de en garip tartışma, Hacı Bektaş Veli'nin "Hacı" unvanını kaldırmaya yönelik yaşanmıştır.
Bir kısım, Hacı kelimesini Sünni bakış açısı ile degerlendirip bu kelimenin olsa olsa hoca, eğitici anlamlarına gelen "Hace"den dönüştüğünü, hatta asimilasyon amacıyla kasten yanlış okunduğunu öne sürmüştür. Hatta bir dönem, bu hatalı ve tamamen ideolojik yaklaşım bazı Aleviler arasında kabul görmüş, adeta Hace kelimesini kullanma yarışı yaşanmıştır.
Ancak, bu unvanın "Hacı" mı yoksa "Hace" mı olduğu tartışmasını bu kelimelerin sözlük anlamları dışında, taşıdıkları terim anlamiyla değerlendirmek gerekir.
"Hace" unvanı, Nakşibendi tarikatinin silsilesinde yer alan şeyhler için kullanılan ve bu kullanimla terimlesmis bir unvandır. Medrese hocaları için de kullanımı mevcuttur, ama 13-14. yy.larda yaşamış bir dini kişiliğin künyesinde "Hace" unvanı olduğunu öne sürmek, onu dolaylı olarak Nakşibendi yapmak demektir. Zira Hace, öğretici, bilge ve hoca gibi anlamlarından ziyade bir tarikat terimi olmuştur. Detayları için Hasan L. Şuşud'un Nakşi şeyhlerini ve tarikat tarihine dair bazı olayları ele aldığı "Hacegan Hanedanı" adlı kitabına bakabilirsiniz.
Diğer taraftan, bilinen en eski kaynaklarda, yani asimilasyon amacının güdülmediği (ve Bektaşi kaynaklarının tahrif edilmeği) dönemlerde dahi Hacı unvanı kullanılmıştır. Hacı ve hace kelimesi, Arap harfleriyle (eski yazıyla) çok farklı şekilde yazıldığı için karıştırılmasına da imkan yoktur. Hatta, acemi bir okuyucu bile bu iki kelimeyi okurken karistiramaz.
Uzun lafın kısası Hacı Bektaş'i Hace Bektaş yapmak, onu dolaylı olarak Naksibendi veya medrese hocası yapmak demektir.
Neden Hacı unvanını taşıyor sorusu ise başka bir çalışmanın/tartışmanın konusudur, zira hacı kelimesini sadece Sünni bakış açısı ile ele alıp bu unvanı bu şekilde yorumlamak da hatalı olacaktır. Ama, Hazreti Pir'in Hacı unvanını taşıdığı -şu an için- kesindir.
İlginizi Çekebilir