Libya'daki gelişmeler, Atina'da "Jeopolitik deprem" oluşturdu
DÜNYALibya'da Hafter’e bağlı Temsilciler Meclisi, 2 Haziran 2025’te bu anlaşmayı incelemek ve muhtemelen onaylamak için bir teknik komite kurma kararı aldı. Bu gelişme, Yunanistan’da “jeopolitik bir deprem” olarak nitelendirildi.
Hafter’e bağlı Temsilciler Meclisi, 2 Haziran 2025’te bu anlaşmayı incelemek ve muhtemelen onaylamak için bir teknik komite kurma kararı aldı. Bu gelişme, Yunanistan’da “jeopolitik bir deprem” olarak nitelendirildi.
Yunanistan merkezli Pentapostagma’da yayımlanan bir makale, Libya’nın doğusunu kontrol eden General Halife Hafter’in, Türkiye ile Libya arasında 2019’da imzalanan Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılması Anlaşması’nı onaylamaya yönelik adımlar attığını iddia ediyor. Libya’nın Lana haber ajansına dayandırılan habere göre, Hafter’e bağlı Temsilciler Meclisi, 2 Haziran 2025’te bu anlaşmayı incelemek ve muhtemelen onaylamak için bir teknik komite kurma kararı aldı. Bu gelişme, Yunanistan’da “jeopolitik bir deprem” olarak nitelendiriliyor ve Atina’nın dış politikasının etkisizliği sert bir şekilde eleştiriliyor.
Hafter’in Tutum Değişikliği ve Yunanistan’ın Tepkisi
Makale, Hafter’in daha önce Türkiye-Libya mutabakatını yasadışı olarak kınamış olmasına rağmen, son dönemde Türkiye ile diplomatik temaslarını yoğunlaştırdığını vurguluyor. 2019’da imzalanan ve Libya’nın uluslararası alanda tanınan hükümeti tarafından onaylanmayan bu anlaşma, Yunanistan tarafından Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi’ne (UNCLOS) aykırı bulunuyordu. Libya’daki El-Beyda Temyiz Mahkemesi’nin anlaşmayı iptal etmesi ve Hafter’in Tobruk merkezli parlamentosunun da anlaşmayı reddetmesi, Atina’nın temel argümanları arasındaydı. Ancak Hafter’in tutumundaki bu ani değişiklik, Yunanistan’da şok etkisi yarattı.
Pentapostagma, Hafter’in 2020’de Yunanistan’ı ziyaret ederek Yunan çıkarlarını savunacağını belirttiğini, ancak şimdi Türkiye ile iş birliğine yöneldiğini öne sürüyor. Bu durum, Yunan diplomasisinin “otomatik pilotta” olduğu ve gelişmeleri öngöremediği eleştirilerine yol açıyor. Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgo Gerapetritis’in Trablus ziyareti planının, şehirdeki silahlı çatışmalar nedeniyle iptal edilmesi de Atina’nın Libya’daki akışkan siyasi ortama müdahale etme kapasitesini sınırlıyor.
Türkiye’nin Stratejisi ve “Mavi Vatan” Eleştirisi
Makale, Türkiye’nin Hafter ile ilişkileri geliştirme çabasını, “Mavi Vatan” doktrininin bir uzantısı olarak görüyor ve anlaşmayı uluslararası hukuka aykırı bir girişim olarak nitelendiriyor. Türkiye’nin, Hafter’in oğlunu davet ederek ve savunma sanayii alanında iş birliği önerileriyle (örneğin, ortak kara İHA üretimi) Hafter’i “kazan-kazan” yaklaşımıyla ikna etmeye çalıştığı belirtiliyor. Ayrıca, Türkiye’nin Mısır lideri Sisi ile de benzer bir iş birliği arayışında olduğu, böylece bölgesel aktörleri kendi lehine çekmeye çalıştığı iddia ediliyor.
Pentapostagma, iki ay önceki bir yazısında bu tehlikeye dikkat çektiğini hatırlatarak, Türkiye’nin Hafter’i anlaşmayı desteklemeye ikna etme stratejisinin, Libya’daki iç savaş dinamiklerini ve Hafter’in finansal-askeri ihtiyaçlarını hedeflediğini öne sürüyor. Eğer Hafter’in kontrolündeki parlamento anlaşmayı onaylarsa, bu durum Türkiye-Libya ilişkilerini güçlendirebilir ve Doğu Akdeniz’deki enerji ve deniz yetki alanı dengelerini Türkiye lehine değiştirebilir.
Yunanistan’ın Endişeleri ve Çağrısı
Yunanistan, Türkiye-Libya anlaşmasının Girit ve diğer adalarının deniz yetki alanlarını ihlal ettiğini savunuyor. Makale, Atina’nın bu gelişmelere karşı yeterince proaktif davranmadığını ve Türk hamlelerini zamanında engelleyemediğini vurguluyor. Libya’daki siyasi durumun belirsizliği, teknik komitenin karar sürecini uzatabileceği gibi, Hafter’in ihtiyaçlarına bağlı olarak hızlı bir onay sürecine de yol açabilir. Pentapostagma, Yunanistan’ın bu “tehlikeli” gidişata karşı acilen kararlı adımlar atması gerektiğini, aksi takdirde bölgesel çıkarlarının ciddi şekilde zarar görebileceğini ifade ediyor.
Hafter’in Türkiye-Libya Deniz Yetki Anlaşması’na yönelik olası desteği, Doğu Akdeniz’deki jeopolitik dengeleri sarsabilecek bir gelişme olarak Yunanistan’da alarm zillerinin çalmasına neden oluyor. Pentapostagma, bu durumu Türkiye’nin stratejik bir hamlesi olarak değerlendiriyor ve Yunanistan’ı daha etkin bir diplomasi yürütmeye çağırıyor. Libya’daki iç dinamikler ve Türkiye’nin bölgesel aktörlerle ilişkileri, bu sürecin nasıl şekilleneceğini belirleyecek kritik faktörler arasında yer alıyor. Atina’nın bu gelişmelere nasıl yanıt vereceği, önümüzdeki dönemde bölgedeki güç mücadelesinin seyrini etkileyecek.
Pentapostagma'da yayımlanan makalenin tam metni için lütfen tıklayınız:
https://www.pentapostagma.gr/ethnika-themata/7308388_strofi-180o-apo-ton-haftar-apo-polemios-egine-ypermahos-toy-paranomoy
İlginizi Çekebilir