Horasan Erenleri Genel Başkan Yardımcısı hangi gazetede köşe yazarı oldu?

Av. Erdem Cömert: Şeyh Sait'e vatan haini demek suç değil!Haberi görüntüle

İLK SÖZ

Yola ilk adımı atmak kolay değil.

İyi ki benden önce yürüyenlerin ayak izleri var.

Takip ediyorum.

Göz kamaştıran bir aydınlık içinde Şakir Keçeli baba sırtımı hafifçe sıvazlıyor. Fikret Otyam ağabey kulağıma, “İnsanlara, topraklara, dağlara, göllere, ağaçlara, börtü böceklere ve tarifsiz geçmişe sahip çıkmak gerekir.” diyor. Nejat Birdoğan bir kucak dolusu kitap armağan getiriyor. Yücelerden bir ses: “Ne bu yola ilk girensin, ne de son yürüyen olacaksın. Aman yoldan çıkma!”

İkrar veriyorum.

Yol, sadece varma aracı değildir; bizzat yolun kendisi öğretidir. Yola gelmeyen, sırf yolun görkemini seyretmekle yetinen gölgelerde kaybolur. Yoldan çıkanlar, yürüyenlerin ışığını kıskanır, hırçınlaşır, gölgelemeye çalışır. Bu yüzden bu köşe, yolun anlamını hatırlatmak, ışığı korumak ve tartışmanın yönünü hakikate çevirmek için yazılıyor.

Yol, ilme, hakikate, birliğe ve gerçeğe adanmış bir duruştur. Hünkârın öğütlediği gibi ilimle gidilmezse sonu karanlıktır.

Yol her zaman hazırdır; ışığıyla, direnciyle ve gerçeğiyle yürüyenleri bekler.

Aydınlık okuru ile bu yol bir bütündür. Onların sorgulayan, seçici ve dikkatli bakışı, yazıya hem sorumluluk hem güç katar. Bu köşede yazılan her satır, onlara hesap verme, geleneği sürdürme yükünü taşır. Yolun bekçileri onlar, ışığın taşıyıcıları biziz.

YOL SINANIYOR

Bugün yol, daha önce hiç olmadığı kadar sınanıyor. Avrupa merkezli bazı çevreler, Aleviliği bölücü, yıkıcı, ayrıştırıcı projelere alet etmeye çalışıyor. “Alisiz” ve “İslamdışı” söylemlerle inancın kökünü oymaya uğraşıyorlar. Bunların bir kesimi Aleviliği bir kimlik oyunu, etnik siyaset aracı, bir kesimi de kültürel folklor veya müze objesi hâline getirmek istiyorlar. “Alisiz”, “İnkârcı” bu çevreler AB fonlarıyla besleniyor, deprem bağışlarında bile yolsuzluk yaparak semiriyorlar. O maddi kaynaklarla sesleri şimdilik güçlü çıksa da toplumda karşılıkları olamıyor.

Aleviliği Hz. Ali’den koparmak, gülü dalından koparıp sapını gül diye sevmeye benziyor; akıldan uzak, yapay ve uydurma bir din yaratmaya çalışıyorlar. Oysa Alevilik, Horasan’dan getirdiğimiz erdemlerin bu toprakların irfan damarında yaktığı bir ışıktır. Ne emperyalist rüzgârlar söndürebilir, ne de zaman yutabilir. Bu yolda yalnız yürümeyeceğiz. Erenlerin izinden yürüyenlerle, ışığını taşıyanlarla, hakikati arayanlarla yürümeye devam edeceğiz. Avrupa merkezli saldırılara, kimlik oyunlarına, kültürel tahribatlara karşı Aleviliğin hakikat ışığını savunacağız.

Varlığımıza, birliğimize, bir olmamıza. Merhaba!

Aşk ile…

KAYNAK:
https://www.aydinlik.com.tr/koseyazisi/ilk-soz-553057