Mete Yarar: 2026, savunma sanayinde büyük sıçrama yılı olacak

Mete Yarar: F-16 motoru(F110) üretebilen birkaç ülkeden biriyizHaberi görüntüle

**Türkiye Savunma Sanayinde Seri Üretim Dönemine Giriyor: 2026 Büyük Sıçrama Yılı Olacak**

Güvenlik uzmanı Mete Yarar, YouTube kanalında yaptığı açıklamada, Türkiye’nin savunma sanayinde 2026 yılının seri üretim açısından dönüm noktası olacağını belirtti. Yarar, yıllardır prototip aşamasında olan birçok ekipmanın artık seri üretim bantlarından çıkarak Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) envanterine gireceğini ve Türkiye’nin bölgesel gücünü artıracağını vurguladı.

Seri Üretimin Önemi ve Etkileri  

Yarar, seri üretimin savunma sanayinde maliyetleri düşürme, ihracatı artırma ve TSK’nın ihtiyaçlarını zamanında karşılama açısından kritik bir adım olduğunu ifade etti. “Prototip yapmak önemli, ancak seri üretim olmadan maliyetler düşmez, ihracata açılamaz ve ihtiyaçlar karşılanamaz,” diyen Yarar, Türkiye’nin bu alanda rakiplerine göre yarı zamanda ürün geliştirme kapasitesine sahip olduğunu belirtti. Ancak, savunma sanayindeki açıkların kapatılması için daha hızlı hareket edilmesi gerektiğini de ekledi.

TUSAŞ ve Baykar’dan Büyük Atılımlar

Yarar, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii’nin (TUSAŞ) Türkiye’nin en önemli tesislerinden biri olduğunu ve insansız hava araçlarından savaş uçaklarına, helikopterlerden eğitim uçaklarına kadar geniş bir yelpazede üretim yaptığını aktardı. 2026’da Kızılelma, Anka-3, Hürkuş, Hürjet ve Gökbey gibi projelerin seri üretim bantlarına gireceğini belirten Yarar, bu ürünlerin TSK’nın hava gücünü çağ atlatacağını söyledi. Özellikle Anka-3’ün “derin darbe görünmez uçağı” olarak Türkiye’nin stratejik gücüne büyük katkı sağlayacağını vurguladı.

Baykar’ın da Kızılelma insansız savaş uçağıyla 2026’da seri üretime geçeceğini ifade eden Yarar, Türkiye’nin bu alanda bölgedeki tek ülke olacağını ve bu ürünlerin “kuvvet çarpanı” etkisi yaratacağını belirtti.

İhracatta NATO Ülkelerine Büyük Pay

Türkiye’nin savunma sanayi ürünlerinin %55’inin NATO ve Avrupa ülkelerine ihraç edildiğini açıklayan Yarar, bu durumun Türkiye’nin yüksek teknolojiye sahip ürünlerinin kalitesini kanıtladığını söyledi. “Afrika ve Ortadoğu’ya satış yapar” eleştirilerine karşı, İspanya’ya Hürjet, Romanya ve Portekiz’e gemi satışları gibi örnekler veren Yarar, Türkiye’nin artık global bir oyuncu olduğunu belirtti. 2030 hedefinin 30 milyar doların üzerinde savunma sanayi ihracatı olduğunu ve bunun için seri üretimin şart olduğunu vurguladı.

2026: Seri Üretim ve Güçlenme Yılı

Yarar, TUSAŞ ve Baykar gibi şirketlerin seri üretimle dünya sıralamasında hızla yükseleceğini öngördü. ASELSAN’ın da hava savunma sistemleri ve radarlarla büyük bir sıçrama yapacağını belirten Yarar, “2026, Türkiye’nin seri üretim, satış ve TSK’nın ihtiyaçlarını tamamlama yılı olacak,” dedi. Yakın gelecekte dünyanın ilk 100 savunma sanayi şirketi arasında en az 10 Türk şirketinin yer alacağını ifade eden Yarar, bu gelişmelerin Türkiye’nin caydırıcılığını artıracağını ve bölgesel güvenliğini güçlendireceğini vurguladı.

Gurur Verici Bir Dönem

Mete Yarar, TUSAŞ’ın seri üretim bantlarını bizzat gördüğünü ve bu gelişmelerin gurur verici olduğunu belirtti. “Türkiye, artık prototipten seri üretime geçen, tamamen milli ürünlerle donatılmış bir savunma sanayine sahip. Arkanıza yaslanın ve keyifle izleyin,” diyerek sözlerini tamamladı.

KAYNAK VE METE YARAR'IN AÇIKLAMASININ TAMAMINI İZLEMEK İÇİN LÜTFEN TIKLAYINIZ:
https://www.youtube.com/watch?v=8bwbpDCqdc0