Ceyhun Bozkurt: ABD, İsrail'i koruyor

Mete Yarar: Suriye'deki Olaylar Sürpriz DeğilHaberi görüntüle

World of Türkiye TV’nin YouTube kanalında yayınlanan "Görünenin Arkası" programında, gazeteci Barış Özkan’ın moderatörlüğünde Ceyhun Bozkurt, Suriye’de yaşanan son gelişmeleri, İsrail’in saldırıları, Dürzi ayaklanması ve ABD’nin bölgedeki politikalarını detaylı bir şekilde masaya yatırdı. Programda, Suriye’nin güneybatısındaki Süveyda kentinde Dürzi ve Bedevi gruplar arasında yaşanan çatışmalar, İsrail’in Suriye ordusuna yönelik hava saldırıları ve ABD’nin bu süreçteki çelişkili tutumu ele alındı.

Suriye’de Neler Oluyor?

Barış Özkan, programın başında Suriye’deki gelişmeleri özetleyerek, İsrail’in yeniden sahneye çıktığını ve Süveyda’da Dürzi nüfusun yoğun olduğu bölgede iki gün süren mezhepsel çatışmaların ardından Suriye hükümet güçlerinin bölgeye giriş yaptığını belirtti. Özkan, İsrail’in bu süreçte Suriye ordusuna hava saldırıları düzenlediğini ve ABD’nin İsrail’e “saldırıları durdur” uyarısında bulunduğunu ifade etti. Özkan, “Suriye’de neler oluyor? İsrail ne yapıyor? ABD neden uyarıda bulundu?” sorularını yönelterek, konunun detaylarını Ceyhun Bozkurt’tan dinlemek istedi.

Ceyhun Bozkurt’un Analizi: Dürzi Ayaklanması ve İsrail’in Stratejisi

Ceyhun Bozkurt, Süveyda’da Dürzi ve Bedevi Arap kabileleri arasında çıkan çatışmaların, İsrail’in kışkırtmalarıyla bağlantılı olduğunu savundu. Bozkurt, Bedevi teriminin Türkiye’de yanlış bir algıyla hakaret olarak kullanıldığını, ancak bu grupların çöl bölgelerinde yaşayan Arap kabileleri olduğunu vurguladı. Çatışmaların ciddi bir boyuta ulaştığını belirten Bozkurt, Suriye ordusunun bölgeye giriş yapmasıyla Dürzi grupların, İsrail’in etkisiyle Suriye ordusuna karşı direnişe geçtiğini ifade etti.

Bozkurt, özellikle Dürzi topluluğunun ruhani lideri Şeyh Hikmet El-Hicri’nin tutum değişikliğine dikkat çekti. El-Hicri’nin başlangıçta Suriye ordusuna sıcak bakmasına rağmen, sonradan Suriye ordusuna karşı direniş talimatı verdiğini söyledi. Bu talimatın ardından çatışmaların yoğunlaştığını ve İsrail’in bölgeye hava saldırıları düzenlediğini belirtti. Bozkurt, “İsrail tanklarını bölgede görüyoruz. Suriye ordusu Dürzi gruplarla çatışırken, İsrail devreye giriyor ve saldırılar başlıyor” dedi.

Bozkurt, çatışmalarda çok sayıda Suriye askerinin öldürüldüğüne dair görüntüler olduğunu, ancak bu eylemlerin Dürziler tarafından mı yoksa İsrail ordusunun sızan unsurları tarafından mı gerçekleştirildiğinin net olmadığını ifade etti. Bu durumun, Suriye’deki kaosu derinleştirdiğini ve kardeş halkların birbirine düşürüldüğünü vurguladı.

ABD’nin Çelişkili Politikası

Bozkurt, ABD’nin İsrail’e yönelik “saldırıları durdur” çağrısının göstermelik olduğunu savundu. Axios’un haberine atıfta bulunan Bozkurt, ABD yönetiminin İsrail’e Salı akşamı itibarıyla saldırıları durdurma emri verdiğini ve İsrail’in bu çağrıyı kabul ettiğini belirtti. Ancak Bozkurt, bu adımın samimi olmadığını ve ABD’nin bölgede farklı bir dizayn peşinde olduğunu öne sürdü. “ABD, İsrail’i durdurmuyor. ‘Aman durun, yapmayın’ diyor, ama insanlar ölüyor. Dürzileri ve diğer grupları kışkırtıyor,” diyerek ABD’nin çelişkili tutumunu eleştirdi.

Bozkurt, ABD’nin Suriye’deki planının, Şam’daki merkezi hükümeti İsrail yanlısı bir yapıya dönüştürmek ve İsrail’in bölgedeki gücünü tahkim etmek olduğunu iddia etti. Ayrıca, ABD’nin Zengezur Koridoru’nu kontrol altına alarak bölge ticaretini domine etmeyi ve Türkiye ile İran’ı baskılamayı hedeflediğini belirtti. Bozkurt, “ABD, Suriye’yi İsrail’e karşı zararsız hale getirmek istiyor. Bunun için PYD/YPG gibi grupları kullanıyor ve silah desteğini sürdürüyor,” dedi.

İsrail’in Böl-Parçala-Yönet Stratejisi

Bozkurt, İsrail’in Suriye’deki stratejisinin, Gazze ve Batı Şeria’da uyguladığı “parça parça işgal” modeline benzediğini ifade etti. İsrail’in Suriye’yi zayıflatmak ve bölmek için Dürzi ayaklanmasını desteklediğini savunan Bozkurt, “İsrail, Gazze’de, Lübnan’da, Suriye’de her yerde devam ediyor. Batı Şeria gibi bir planı Suriye’de de devreye sokuyorlar” dedi. Bu stratejinin, Suriye’nin toprak bütünlüğünü tehdit ettiğini ve bölgedeki kaosu derinleştirdiğini vurguladı.

Türkiye’nin Rolü ve Öneriler

Bozkurt, Türkiye’nin Suriye’deki gelişmelere kayıtsız kalamayacağını ve aktif bir rol üstlenmesi gerektiğini savundu. “ Yada Türkiye, ‘Bana ne Amerika’dan, Washington’dan’ deyip devreye girmeli. Suriye’ye askeri destek ve danışmanlık sağlanmalı. Finansman Körfez ülkelerinden karşılanabilir” önerisinde bulundu. Bozkurt, Türkiye’nin Suriye’nin toprak bütünlüğünü koruma yönünde Şam, Beyrut ve diğer Arap ülkeleriyle iş birliği yapması gerektiğini belirtti.

Ayrıca, Bozkurt, ABD’nin PYD/YPG’ye verdiği desteği eleştirerek, “ABD, 130 milyon dolarlık yardımla SDG’nin maaşlarını ödüyor. Eğer samimi olsalar, bu desteği çekerler ve YPG otomatik olarak silah bırakır” dedi. Türkiye’nin, bölgedeki ticaret koridorlarını kontrol altına alma çabalarına karşı da dikkatli olması gerektiğini vurguladı.

Bölgede Büyük Bir Oyun

Barış Özkan ise; Suriye’deki gelişmelerin, ABD ve İsrail’in ortaklaşa yürüttüğü bir planın parçası olduğunu ve bu planın Şam’ı baskı altına alarak Suriye’yi parçalamayı hedeflediğini savundu.

Dürzi ayaklanmasının ve İsrail’in saldırılarının, bu büyük oyunun birer parçası olduğunu ifade eden Özkan, “Perde arkasında ilmek ilmek bir plan işleniyor. Türkiye, bu süreçte gözünü Suriye’den ayırmamalı” diyerek uyarılarda bulundu.

Programın tamamını izlemek için lütfen tıklayınız:
https://www.youtube.com/watch?v=p-8_MU948nE