İstanbul
03 Mayıs, 2025, Cumartesi
  • DOLAR
    32.58
  • EURO
    34.81
  • ALTIN
    2412.9
  • BIST
    9645.02
  • BTC
    66248.09$

ADEM PEYGAMBERİN ÜÇÜNCÜ EŞİ NACİYE'DEN OLMA OĞLU: GURUH-U NACİ’NİN BABASI ŞİT PEYGAMBER

19 Nisan 2023, Çarşamba 08:32

Adem Peygamberin Naciye'den Olma Oğlu: Guruh-u Nacinin Babası Şit Peygamber 

 

Şit (İbranice: שֵׁת, 'Šēt;' Grekçe':' Σήθ, Sḗth; Arapça: شيث, romanizasyon Šīṯ), Tevrat anlatılarına göre Âdem'in üçüncü çocuğudur. Âdem'den sonra Dünya'ya gönderilen ikinci, Dünya'da doğan ilk peygamberdir.

 

Kabil'in Habil'i öldürmesinden beş yıl sonra diğer kardeşlerinin aksine ikiz olarak değil, tek başına doğmuştur. Şit'in bir ismi de Şis'tir. Şis, İbranicede Yahweh'in hibesi anlamına gelmektedir.

 

Kitâb-ı Mukaddes'te Âdem'in 130[1] yaşındayken Şit'in babası olduğu, Şit'in de Enoş'un babası ve Kenan'ın büyükbabası olduğu geçmektedir.[2]

 

İslam'da Şit

 

Kur'an'da ismi geçmemesine rağmen Tevrat ve İncil'de isminin geçmesi ve kendisine 50 sayfa suhuf indirildiğine inanılmasından dolayı İslam'da Allah'ın peygamberlerinden biri olarak kabul edilir. Şit'e Allah tarafından 50 sahifelik bir suhuf (küçük kitap) verilmiştir. Kardeşi Kabil'in çocuklarının bir kısmı, Şit Peygamber'e verilen bu suhuflara karşı çıkmıştır. 

 

İslam inancında Şit'in hayatının Mekke ve çevresinde geçtiğine, Habil'in çocuğu olmadığı ve Kabil'inkiler de Tufan'da kaybolduğu için İnsanoğlunun soyunun tekrar ondan türediğine inanılır.

 

Yine İslam inancında Şit'in Kâbe'yi inşa eden ve sakalı çıkan ilk insan olduğu, 912 yıl yaşadığı ve Mekke'de Ebu Kubeys dağında bir mağarada babasıyla birlikte gömülü olduğu Şit'e ilişkin inanılan bilgiler arasındadır.[kaynak belirtilmeli]

 

Tarsus Ulu Cami

 

Tarsus Ulu Cami'de üç türbe bulunur ve üç türbeden birinin Şit'e ait olduğuna inanılır.[3]

 

ŞÎT PEYGAMBERİN (A.S.) SÖZLERİ VE ÂDÂBI

 

Şît (a.s.) Yunancada Birinci Urani (Uryâ) olarak anılır; kendisinden şe-riat ve hikmet öğrenilen ilk kişidir.Ondan şu sözler nakledilmiştir:

 

• Bir mümin ve hanifte şu on altı erdem bulunmalıdır:

 

1. Allah’ı, ona itaat edenleri, değerli kullarını, gök ehlini, ruhanî varlık-lar olan melekleri ve hamele-i arşı tanımak.

2. Hayır ve şerri bilmek. Böylelikle kişi hayra (iyiliğe) yönelir, şerden (kötülükten) uzaklaşır.

3. Allah’ın yeryüzünde halife kıldığı

  ve kulları üzerinde yetki verdiği merhamet sahibi hükümdara itaat etmek.

4. Ana-babaya iyi davranmak.

5. Gücü yettiğince iyilik etmek.

6. Fakirlere yardımcı olmak.

7. Gurbette olanı koruyup kollamak.

8. Âlemlerin Rabbine layık-ı vech ile itaat etmek.

9. Kendini günahtan korumak.

10. Er ya da geç düze çıkacağı sıkıntıya sabretmek.

11. Doğru sözlü olmak.

12. Adil davranmak.

13. Dünyaya değer vermemek.

14. Bahşettiği nimetlerin şükrünü eda etmek amacıyla Allah’a kurban-lar sunmak.

15. Hilm sahibi olmak ve dünya musibetlerine karşı tereddüt etmeden Allah’a hamd etmek.

16. Hayâ sahibi olmak ve kavgacı olmamak.

 

• Nasıl ki halkın, hükümdarın emrine itaat etmesi gerekiyorsa hükümda-rın da kendi durumundan önce halkının işlerinin yolunda gidip gitme-diğini soruşturması gerekir. Çünkü onun halkına göre konumu, nefsin (can) bedendeki konumu gibidir.

 

• Bir hükümdar, halkına zulmederek servetine servet katacağını sanıyorsa yanılıyordur. Çünkü mal, ancak yeryüzünü bayındır etmek sûretiyle elde edilir.

 

• Hükümdar, halkının, ordusunun ve düşmanının durumundan bir gün gâfil kalsa zihni bir ay dağınık olur ve gözüne uyku girmez. İki gün gâfil kalsa zihin dağınıklığı iki ay sürer, tabii bu süre zarfında başına bir iş gelip hükümdarlığını kaybetmezse.• Hükümdarları akıllı, sağlam görüşlü ve bilge olan bir halka ne mutlu! Hükümdarları bu güzel özelliklerden yoksun olan halka ise ne yazık!

• Bir hükümdar küçük problemleri önemsemezse bu problemler tedavi edilmemesi hâlinde başka hastalıkları tetikleyen rahatsızlık gibi her ge-çen gün biraz daha büyür.

• Bir hükümdar, düşmanının kendisine yaranmak için söylediği tatlı söz-lere kanar ve iz sürüp yaptıklarını araştırmazsa beklenmedik bir anda onun saldırısına uğramaktan emin olamaz. Nitekim aslanın, gaflet anında avının üzerine sıçramasıyla avının ölmesi bir olur.

• Bir hükümdar, krallığı devam ettirmek, halka adil davranmak ve ordu-ları yönetmek için gereken bütün bilgileri evladına öğretmelidir. Ona av ve eğlence ile gününü gün etmenin güzel bir davranış olmadığını öğretmeli, onu ciddiyete alıştırmalı ve sorumsuz hâl ve tavırlardan sa-kındırmalıdır.

• Bir hükümdar erdem sahiplerine, ilim adamlarına ve talebeye yapacağı iyilikleri açıkça yapmalıdır ki (onlar bilgi ve erdemlerini) artırmak için daha çok gayret göstersinler

• Bir hükümdar, bir vazifeye birini görevlendireceği zaman ne gibi huyları olduğunu, sabırlı olup olmadığını, evini ve ailesini nasıl yönettiğini araş-tırmalıdır. Huyu güzel, kendi işlerini ustaca çekip çeviren, mütedeyyin ve sıkıntılara karşı sabırlı biriyse onu görevlendirir. Bu özelliklere sahip değilse başkalarının işlerini de berbat etmesin diye onu göreve getirmez

• İşlerde sabırla hareket et. Çünkü acelecilik çabucak öfkelenmeye sebep olur.

 

• Boş kalpler şehvetlerin emrine âmâdedir.• Allah yolunda seni kalpten seven arkadaşın, ‘ölse de mirasına konsam’ diye bekleyen öz kardeşinden daha hayırlıdır.

 

• Her şey cinsine çeker, insan da (iyi ya da kötü huylu olmada) kendi benzerini bulur.

 

• İyiliğin kadru kıymetini bilmeyen kişi kınanmaya müstahaktır. Böyle-lerine köle gibi davranarak onları aşağıla.

 

• Tanınmayan kimsenin gurbet hayatı zillettir.

 

• En büyük zenginlik beden sağlığıdır; en büyük mutluluk ise gönlü ge-niş olmaktır.

 

• Sevgiye dayalı itaat, güce ve korkuya dayalı itaatten daha iyidir.

 

• Tecrübeler ne güzel eğiticidir! Bir işin sonunun neye varacağını düşün-mek ne güzel bir vefa örneğidir!

 

• Dünyada en üstün şey övgüye mazhar olmaktır; âhirette en üstün şey ise kurtuluşa ermektir.

 

• Cahillerle konuşacağına sus daha iyi; kötülerle düşüp kalkacağına yal-nız kal daha iyi.

 

• Zalim yönetici nezdinde adı sanı bilinmedik kimseler, makam mevki sahiplerinden daha makbuldür.

 

• Ahmak evladın olacağına kısır kal daha iyi.

 

• Malı az ama akıllı kimseye yakın olmak, servet sahibi ama cahil olan birine yakın olmaktan daha iyidir.

 

• Hikmet, sahibini tevazu tahtına mirasçı kılar. Her türlü şey onunla ta-nınıp bilinir. Kalp temizliği, rahmetin inişi, sultanın adaleti, rızanın genişliği, barışın geçer akçe olması, görüşlerin birleşmesi, takvanın art-ması, iyiliğin çoğalması, hayırlıların ortaya çıkması ve günahların azal-ması her daim hikmetle mümkün olur.

 

• Layık olmadığı hâlde bilge olarak anılmayı arzulayan kişi bilgeliğe hak-sızlık etmiştir; servet sahibi oldum diye kendisine bilge denileceğini sa-nan da öyle.(4)

 

.

 

•  

Aşk ile 

 

Araştıran: Mehmet Özgür Ersan 

Abdal Yesari

 

Dış okumalar

Hermetizm, İdrisçilik 2 Ocak 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.

İDRÎS - İslam ansiklopedisi 21 Ocak 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.

you tube - Peygamber Enok'un Kutsal Kitabı 7 Mayıs 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.

Diamond Tema - Peygamber Enok/Hanok’un Kitabı 7 Mayıs 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.

 

Dipnotlar:

1) 130 according to the Masoretic Text; 230 according to the Septuagint. Larsson, Gerhard. “The Chronology of the Pentateuch: A Comparison of the MT and LXX.” Journal of Biblical Literature, vol. 102, no. 3, 1983, p. 402. www.jstor.org/stable/3261014.

2) Yaratılış 5:3: “Adem 130 yaşındayken kendi suretinde, kendisine benzer bir oğlu oldu. Ona Şit (Seth) adını verdi.”

3) "Mersin Tarsus Ulu Cami" (PDF). www.akmb.gov.tr. Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı. 19 Temmuz 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF).

4)TÜRKİYE YAZMA ESERLER KURUMU BAŞKANLIĞI YAYINLARI: 16Bilim ve Felsefe Serisi: 5Kitabın Adı : Muhtâru’l-Hikem ve Mehâsinu’l-Kelim Hikmetli Sözler ve Güzel Deyişler Müellifi: Mübeşşir İbn Fâtik (ö. 1087 ?)Özgün Dili: ArapçaÇeviri : Yrd. Doç. Dr. Osman Güman Sakarya Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi Arap Dili ve Belâgatı Anabilim Dalı, Öğretim ÜyesiArşiv Kayıt : Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, III. Ahmed Koleksiyonu, No. 3249, 3206, 2598.Editör: Yrd. Doç. Dr. Abdulkadir CoşkunKapak Görseli : Topkapı, III. Ahmed, No. 3206'daki Muhtâru’l-hikem nüshasının 90a numaralı varağından Aristoteles'i resmeden minyatür.Kitap Tasarım: Abdusselam FerşatoğluYapım: Fotografika Ltd. Şti.Baskı: Elma Basım Yayın ve İletişim Hizmetleri San. Tic. Ltd. Şti. Tevfikbey Mah. Halkalı Cad. No:162/7 Küçükçekmece İstanbul 34295 Sertifika No. 12058Baskı Yeri ve Yılı: İstanbul 2013Baskı Miktarı: 1. Baskı, 2000 adet s.33-36

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum