ALEVİ AÇILIMI

Eşit Yurttaşlık Ve İnanç

        Aleviler bu ülkenin tarihsel ve toplumsal asli unsuru olarak bu Devletin vatandaşıdır. Dolayısıyla Devleti yöneten Hükümetler ayırım gözetmeksizin eşit yurttaşlık ve inanç haklarını yasalar ile güvenceye alıp korumak zorundadır.

     Ayrıca bu ülkenin vatandaşı seçim yoluyla iktidara gelen partiyi ayırım etmeksizin ülkeyi yönetmekle sorumlu Hükümet olarak tanıyıp kabul etmek durumundadır.

        Toplumlar inanç ve kültürel kimliklerin yasal güvenceye almak için Hükümet veya Devletle görüşmeler yapıp müzakere ederek yasal hale gelmesini sağlarlar.

      Bu amaçla Alevi açılımı adıyla mevcut Hükümet daha önce uzun süre Alevi kurumlarla yaptığı görüşmelerden olumlu bir sonuç elde edemedi. Bu süreçten sonra Hükümet inisiyatif alarak Alevi-Bektaşi Kültür ve Cem Evi Başkanlığın kurması ile yeni bir sürece girildi.

      Eksikleri olmakla beraber çoğu Alevi tarafından olumlu karşılanan bu kurum ve ilgili süreç, Sayın Devlet Bahçeli’nin son dönemde Alevilik hakkında sarf ettiği konuşmalarla olumlu bir havada halen güncelliğini koruyor.

Çözüm Bloku Aleviler

      Sürecin verdiği olumlu hava ile Devlet-Hükümet cephesinde bir Alevi bloğu oluştu. Doğal olarak bu Devletin vatandaşı olan bu Aleviler Alevilik hakkında verilen kararlara duyarsız kalmayıp sürece dâhil olma hakkını kullandılar.

       Bunların bir kısmı gelişen süreçte aktif rol almak ve Alevi sorunların bu Hükümet döneminde gerçek anlamda çözülmesinden yana çalışma içinde olup sürece önemli katkılar sunduğu görülüyor. Bir kısmı da pasif olarak bu sürece destek veriyor.

        “Çözüm bloku Aleviler” adını vereceğim bu kesim Aleviliğe tarihsel ve gerçek özü ile yaklaşılıp sorunlarını daha makul taleplerle dile getiren ve günümüzde Alevilik-Bektaşiliğe tehdit oluşturan unsurlara karşı mücadele içindedirler.

       Devletin Aleviliği doğru anlaması ve doğru çözümler üretmesi açısından Aleviler ve devlet arasında köprü görevi yapması gereken bu blokun oluşmasına günümüzde büyük bir ihtiyaç vardır. Bu sebeple bu blok özelikle siyasi baskı altında olmayan Alevi-Bektaşiler tarafından desteklenmesi gerekir.

Terörsüz Türkiye

       Son yıllarda “Alisiz Alevilik” (ateist) adıyla bilinen kendini Alevi olarak tanıtan harici kesimlerin sosyal medya ve yazılı kaynaklar yoluyla Alevilik-Bektaşiliği bölmek, özünden uzaklaştırmak, devlete ve İslam’a karşı kışkırtmak, Alevi, Sünni çatışmasını yaratmak gibi birçok provokasyon faaliyetler içinde ulusal tehdit oluşturmaktadır.

      Bu durum terör eylemlerine denk düşüp ulusal bir meseleye dönüştüğü için ve bazı partilerin alt tabanında yaygın olduğu için terörsüz Türkiye çalışmalarında bu sorun hakkında bir bölüm ayrılmalıdır.

      Sorunun doğru aktarılması ve ilgili partiler içinde çözülüp Aleviliğin partilerce doğru tanımlanması önerisi için çözüm (iktidara yakın) bloku Alevilerden bir temsilci terörsüz Türkiye komisyonuna katılması gerekir.

       Aksi halde Alevilik sorunları terörsüz Türkiye komisyonunda siyasi bazı parti görüşleri üzerinden tanımlanıp çözülmesi durumunda, Alevilerin değil de, Aleviliğe karşı olan “Alisiz Alevilik” gibi Alevi dışı harici ve siyasi kesimlerin sorunları çözülmüş olur.Böylesi bir durumda Aleviliği tehdit eden oluşumlara fırsat verilerek Alevi sorunların bir kat daha çoğalmasına sebebiyet verilir.

Devlet Yaptığı İşi Yarım Bırakmaz

       Alevi sorunların çözüme kavuşması için Devletin attığı adımların geri dönüşü olmadığı gibi bu süreç bu Hükümetin sahip olduğu iktidar avantajı ile Devlet ve Hükümet cephesinde oluşan Alevi bloku rehberliğinde daha fazla geciktirilmeden çözülmesi gerekir. Yani Hükümet yaptığı işi daha fazla ertelemeden, bir başkasına bırakmadan, bu amaçla Alevilik harici unsurların tanımıyla anılmadan tüm yönleriyle kısa sürede tamamlaması en doğru olandır.

Hükümetin Önemi

     Alevilerin çoğu uzun yıllardır sol partilere oy verdiği biliniyor. Sol partiler uzun yıllardır iktidar olamaması veya iktidar olduğu halde Alevi sorunlarını çözmemesi Aleviler açısından da kayıp uzun yılları teşkil eder.

       Hükümet Alevi sorunlarını tüm yönleriyle çözmesi durumda, sol siyasi baskıların uzun yıllardır Aleviler üzerinde oluşturduğu çoğu sağ ile ilgili önyargıların yıkılmasına vesile olur. Çağın verdiği avantajlarla birlikte Aleviler ile sağ, Aleviler ile Sünniler arasındaki İslam ortak bağı daha fazla kabul görür hale gelir.

Yetmiş İki Millete Bir Nazarla Bakmak

Uzun yıllardırAlevi-Bektaşi siyasi politikasının hep aynı yöntem ve partiler ekseninde düğümlenmesi Alevilik-Bektaşiliği toplum, inanç, kültür olmaktan çıkarıp siyasi bir kalıp haline getirmiştir.

Bu sebeple Alevi-Bektaşiler kendi siyasi politikasını kısırsol siyasi politikalarına göre değil, “aslolan Alevilik-Bektaşiliktir” şiarı ile “Yetmiş İki Millet Nazarıyla” belirlemelidir.

İktidar olma ihtimali olan veya iktidar olan sağ partilerde bir Alevi blokun olması iktidar avantajıyla Alevi sorunlara çözüm üretmesi açısından önemlidir.

       Aleviliğin en önemli ilkelerden biri olan “Yetmiş İki Millete Bir Nazarla Bakma” ilkesiyle uyumlu olan bu durum kimi Aleviler tarafından yadırgandığı durumda kendi Aleviliğini sorgulanır hale getirmiş olurlar.

        Sonuç olarak tarihten ders çıkarmak Erdemliktir. Tarihte, günümüzde ve gelecekte birlikte yaşadığımız toplumların yaptığı tarihsel hataları nesilsel hafızaya dönüştürüp gelecek kuşaklara ödetmemiz "tarihte yapılan hatalardan çok daha büyük bir hatadır."