KIZILDERİLİLER VE TÜRKLER ARASINDAKİ EZOTERİK AKRABALIK

Uzak kıtaların sessiz halkları, bazen aynı kadim sırra farklı kelimelerle dokunur. Kimi zaman bir şamanın nefesinden, kimi zaman bir obanın duasından yankılanan bu sesler, Kızılderililer ile Türk halkları arasında görünmeyen bir ezoterik bağ **olduğunu fısıldar.

Bu bağ, yalnızca arkeolojiyle değil;** kozmoloji, sembolizm, mit ve ritüel ortaklıklarıyla *hissedilir. Biri Bozkır’dan doğuya yürürken, diğeri Bering boğazını geçip batıya yönelmiştir. Ancak onların ruhsal yolculuğu aynı yıldıza bakar.

Ortak Kozmoloji: Gök, Yer ve Ruhlar

Hem eski Türkler hem de Kızılderililer evreni Üç Katmanlı Kozmos olarak algılar: Gök (Üst Dünya), Yer (Orta Dünya), Yeraltı (Alt Dünya). Bu yapı, hem şaman ritüellerinin hem de mitolojik anlatıların temelini oluşturur. * ** Türkler: Göktanrı inancı, yedi kat gök ve Erlik Han figürüyle temsil edilir. * ** Kızılderililer**: Büyük Ruh inancı, göksel katmanlarla ruhsal evreni anlamlandırır.

Bu iki kültürün de inanç sisteminde** “ruhun ölümle yok olmadığı, göğe doğru yolculuk ettiği” vurgusu dikkat çeker.

Sembollerin Dilinde Konuşan Halklar

Ezoterik gelenekler sembollerle konuşur. Bu semboller bir zamanlar bir halkın kimliğini, doğa ile ilişkisini, ruhsal yönelimini gösterirdi. Kızılderili halklarının kullandığı bazı semboller, şaşırtıcı şekilde Orta Asya Türk kültüründe de yer bulur:

Kurt’un Çağrısı

Türk mitolojisinin merkezinde yer alan Bozkurt**, yalnızca bir hayvan değil,** bir ırkın anası, yol göstericisi ve kurtarıcısıdır. Kızılderililer için de kurt, bilgelik, liderlik ve sezgi **ile ilişkilidir.

Her iki kültürde de kurt:

• Ruhsal rehberlik eder,
• Rüyalarda önemli mesajlar taşır.

Bu kardeşlik, yalnızca hayvana değil,** arkasındaki ilkeye yöneliktir: Doğanın bilgeliğiyle yol bulmak.

Göçebe Ruhu ve Kabile Bilinci

Türkler tarih boyunca göçebe**,** atlı**,** kabile temelli bir toplum yapısına sahipti. Aynı yapı, Amerika yerlilerinde de gözlemlenir. Her iki halk da: * ** Doğaya bağımlı yaşar, onun ritmine göre hareket eder, * ** Kabile yapısı **üzerinden sosyal düzenini kurar, * ** **Aile-atalar kültü****ne sıkı sıkıya bağlıdır.

Ezoterik anlayışta bu göçebelik, fiziksel bir hareketlilikten çok** ruhun arayışı**,** “Tanrı’nın yeryüzündeki izini arama çabası” olarak görülür.

Nefesin Gücü: Dua ve Sesin Ritüeli

Kızılderililer, kutsal törenlerde şarkı ve dua ile ruhsal varlıklarla bağlantı kurar. Türkler de kam (şaman) aracılığıyla nefesiyle dua eder, kopuz eşliğinde Tanrı’ya seslenirdi. Bu sesin gücü, rüzgâr ve nefesin ruhu taşıdığı **inancına dayanır.

“Söz, göğün nefesidir.” —** Orta Asya Kam Sözü “Her kelamımız sırdır bizim.” — Pir Sultan Abdal

Ezoterik Teoriler: Bering Geçidi ve Kadim Göç

Ezoterik tarihçiler ve bazı bağımsız araştırmacılar, Orta Asya’daki Türk topluluklarının bir bölümünün Bering Boğazı üzerinden Amerika kıtasına geçtiğini **iddia eder. Bu göçler sırasında:

• Şamanik ritüeller, totem inancı, semboller ve kozmos bilgisi taşınmıştır.
• Genetik benzerlikler kadar,** inanç ve mitolojik yapılar da iz bırakmıştır.

Bazı Kızılderili dillerinde Türkçeye benzer sözcüklere rastlanması (örneğin “ata”, “kan”, “tamga” benzeri kökler) bu teorilere destek sunar, ancak bu alan hâlâ tartışmalıdır.

 Kaynakça

1. Mircea Eliade – Şamanizm: Arkaik Tekniklerin Tarihi**, İmge Kitabevi, 2003.** 2. Erhan Altunay – Gizli Öğretiler Tarihi**, Destek Yayınları, 2020.** 3. Charles Berlitz – Atlantis’in Sırrı ve Kayıp Uygarlıklar**, 1982.** 4. Jack Weatherford – Indian Givers: How Native Americans Transformed the World**, Ballantine Books, 1988.** 5. Yusuf Akçura – Türkçülüğün Tarihi**, TTK Yayınları.** 6. Ali Rıza Yalgın – Cenupta Türkmen Oymakları**, Türk Tarih Kurumu Yayını.** 7. Veli Sevin – Türk Arkeolojisi ve Amerika Kıtası**, Arkeoloji Dergisi, 1998.** 8. M. R. Harrington – Religion and Ceremonies of the Lenape Indians**, 1921.** 9. Erich Von Däniken – Tanrıların Arabaları**, 1968.** 10. Prof. Dr. Haluk Tarcan – Türklerin Gizli Kökeni ve Amerikan Yerlileri**, Ötüken Neşriyat (makaleler dizisi).**