CEM OLMUŞ ZAMANIN KALBİ
31 Temmuz 2025, Perşembe 16:45Zaman dediğin, yürüyen bir ırmak gibi akar; kimi göz için geçmiş, kimi gönül için gelecek…
Ama hakikat ehli bilir ki, gerçek olan yalnızca “şimdi”dir. Ve o şimdi, varlığın tam kalbinde duran bir sır gibidir: Birlik.
Bu yolda yürüyenler, zamanı döngü değil, derinlik olarak görür. An, bir çiçek gibi açar gönülde; ve insan, o anda hem toprak olur, hem gökyüzü. İşte bu an’da ne geçmişin yükü, ne geleceğin kaygısı sadece cem olmuş bir bilinç vardır.
Her şeyin bir olduğu o bilinç. Zamanın içinde değil, zamanın ta kendisi olmak…
“Bir ben var, bir de benin içinde olan”
İnanç yolcuları, zamanın sırlarını kalpte çözer. Dil ile değil, hâl ile konuşurlar.
Çünkü bilirler ki, birlik bilinmezle değil, yaşanmışlıkla idrak edilir.
Her bir nefesin kıymetini bilen, her canlıyı “can” bilen anlayış; zamanı da bölmeden, yargılamadan, akışında kutsar.
Sözleriyle değil, deyişleriyle konuşanlar şöyle der:
“Her dem yeni doğarız, Bizden kim usanası?” Kul Himmet
Bu sözde yalnızca tekrar diriliş değil; her “an”da yenilenmenin, şimdide uyanmanın sırrı gizlidir.
Çünkü gerçek birlik, zamanı aşmakla değil, an’ın içindeki derinliği görmekle mümkündür.
Ve o derinlikte, sen ile ben yoktur sadece can vardır.
Zamanı Cem Eylemek
Bu yolun ehli, zamanla savaşmaz. Ona teslim de olmaz. Onu “cem” eder.
Zamanı birleştirir, kutsar ve dönüştürür. Çünkü bilir ki: Dünü yâd eden, geleceği özleyen, an’ı kaçırır. Ve an kaçarsa, birlik bilinci de dağılır.
“Geçmiş pişmanlık, gelecek kaygıdır. Gerçek olan ân’dır” dercesine yakarırlar:
“Gerçek aşk bir gündür, O da bugündür.” Şah Hatayi
Buradaki “bir gün”, dün ya da yarın değil, sadece bugündür.
Bu da gösterir ki, birlik; dün yaşanmış, yarın umut edilmiş bir hayal değil, bugün içinde yaşanmış bir hakikattir.
Kalp Aynası ve Zamanın Terk Edilişi
Bu anlayışta kalp, zamanın dışına açılan bir ayna gibidir. Kalbin aydınlığı arttıkça, geçmişin gölgeleri silinir, geleceğin sisleri dağılır.
Geriye sadece ışık kalır. O ışıkta her varlık birdir. O ışıkta herkes, herkesle bir canın farklı yüzüdür.
İşte bu hâlde ne kıskançlık kalır, ne öfke. Ne korku, ne ayrılık. Çünkü zamanın dışında olan, artık ayrılık bilmez.
Onun gözüne herkes birdir, her şey aynıdır: Birlik olmuş bir akış, bir nefes, bir cem.
“Ne varlığa sevinirim, Ne yokluğa yerinirim. Aşkın ile avunurum, Bana seni gerek seni.” Yunus Emre
Son Söz
Zamanı bugünde toplayanlar, ne dünü inkâr eder ne yarını küçümser.
Ama bilirler ki: Yol, bugünde yürünür. Hak, bugünde bulunur. Birlik, bugünde yaşanır.
“Zamanın kendisi de can’dır” diyenlerin kalbinde, saat değil, semâ döner.
Akrep yelkovanı değil, gönül gönülü kovalar.
Ve her “dem”, yeni bir “cem” olur; birliğin yeniden fark edildiği bir sonsuz an…
Kaynakça:
Deyiş ve Nefesler:
Kul Himmet – Deyişleri
Şah Hatayi – Deyişler ve Nefesler
Pir Sultan Abdal – Divân
Yunus Emre – Divân, Risaletü’n-Nushiyye
İnanç Yoluna Ait Anlayışlar:
Alev Erkilet (Der.) – Alevi İnanç ve İbadetlerinde Zaman Algısı
İsmail Kaygusuz – Alevilikte İnanç ve Ritüel
Ahmet Yaşar Ocak – Türk Sufiliği ve Batınîlik
İzzettin Doğan – Cem ve İnsan
Cemal Şener – Deyişlerin Diliyle İnanç Yolculuğu
Spiritüel ve Ezoterik Yaklaşımlar:
Eckhart Tolle – Şimdi’nin Gücü
Ken Wilber – Birliğin Gözü
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.
Facebook Yorum