İstanbul
24 Ekim, 2025, Cuma
  • DOLAR
    32.58
  • EURO
    34.81
  • ALTIN
    2412.9
  • BIST
    9645.02
  • BTC
    66248.09$

CLİPPER VE FRAMESİTE ELMASLARI HAKKINDA SON BİLGİLER 4

24 Ekim 2025, Cuma 04:44

Nitrojen (azot), atmosferin %78’ini oluşturur. Yaşam için elzem olan elementlerdendir. Dünyada azotun oynadığı rol ve özellikle mantodaki mineral ve sıvılardaki etkisi az bilinmektedir.

Manto içinde oluşan elmaslar tipik “Type 1” olarak bilinir. Bu tip elmaslarda, elması oluşturan sıvıların da bir bileşeni olarak azot vardır. Bu nedenle elmaslarda en çok bulunan elementtir (elbette karbon haricinde) ve bu tip elmaslarda bulunma yüzdesi yüksektir. Fakat bu tip elmaslar oluştuğunda, bildiğimiz kristal yapıda ve kristal alışkanlığı ile oluşmuşlardır.

Elmasların nasıl oluştuğu ile ilgilenen bilim insanları; bu elmasların oluştuğu jeolojik koşulları, oluş şeklini, azotun döngüsünü ve davranışlarını yardımcı araç olarak kullanmışlardır.

Kızılötesi spektrumda “800-1400” değerler “Type 1a” olarak kabul edilir (azot ihtiva ettiği için). Azotun varlığı veya yokluğu, “Type 1a” ve “Type 2” arasındaki en önemli farklılıktır. Fakat “Type 2”ler, safsızlık muhtevası nedeniyle daha değerlidir (berrak olması). Normal elmaslarda bu yöntemin tek istisnası ise “Type 2” elmaslarıdır. Fakat yanlış anlaşılmaması gereken husus şudur; bütün “Type 2a” elmasları “Clipper elması” da değildir. Bunlara örnek olarak “peridotit ve eklojitik” ana kayaçlardan elde edilen bazı “litosferik elmaslarda” da çok düşük azot sahip olabilir ve bunlar “Type 2” olarak kabul edilirler. Kısacası bazı manto dışı oluşmuş elmaslarda da çok az azot taşıyanları bulunur.

Clipper elmasları keşfedilmeden önce bazı bilim insanları, bazı elmaslardaki siyah kapanımların “grafit” olmayabileceğinden şüphelenerek araştırma yapmışlardır. Ancak genellikle çok değerli olan bu elmaslar kesilirken (fasetlenmek için), zaten çok az olan bu kapanımlar, elmasın daha berrak olması için kusur görülen bu küçük kısımlar kesildiği için bu yapılan çalışmalarda büyük zorluklarla karşılaşmalarına sebep olmuştur. Eldeki elmasların da fasetlenmiş olması dezavantaj oluşturmuştur. Fakat neticede 53 (elli üç) adet bu kapanımları taşıyan elmas bulunmuştur. Sonradan 30 (otuz) adet daha bulunca sayı 83’e (seksen üç) yükselmiştir. İlk başlarda grafit sanılan kapanımların “kohenit, walstromite, larnite, majoritik garnet vb.” olduğu anlaşılmıştır.

Bu kapanımların içinde hapsolmuş sınırlı sayıda oksijen de bulunmuştur. Bu durumda da Clipper elmaslarının mantoda indirgeyici koşullar altında oluştuğunu gösterir.

Bu kapanımlarda ikinci olarak da silikat kapanımlarıdır. 360 km derinliği ve daha derinde kararlı olan “perovskit” mineralinin “retrogresyona” uğramış CaSiO₃ olan bir kalsiyum silikat karışımıdır. Bir diğeri ise “perovskitin” en yaygın parçalanma ürünü olan “walstromit”tir. Başka bir diğeri ise “larnit”tir (Ca₂SiO₄) ve CaSiO₃ (titanit) ve daha az yaygın olmak üzere “walstromit”tir.

Bu kapanımlar başlangıçta sıvı halde iken yukarıya yükselişle beraber katılaştığı ve yeniden kristalleşmeye uğradığı anlaşılmaktadır.

Diğer elmaslarda olduğu gibi Clipper elmasları da yüzeye (yeryüzüne) çıkabilmek için bir araca ihtiyaç duyarlar. Bu diğer elmaslarda “kimberlit, lamproit vb.” jeolojik oluşumlardır. Fakat bu elmaslarda bu nitelik hâlâ belirsizdir. Ancak tahminlere göre püsküren kimberlitlere katılmadan önce manto konveksiyon akımları ile ilişkili olduğudur. Yüzeye doğru hareketlenen konveksiyonel akımlardaki bu elmaslar kimberlite dahil olmuş olabilirler.

Clipper elmaslarında diğer elmaslarda görülmeyen (çok nadir görülen) “disk losyon ağı” denilen çiziklerin bulunmasıdır. Bu oluşumlar plastik deformasyon ve ardından gelen toparlanma sonucu oluşmuş olabilirler.

Her ne kadar bu tip elmaslar mükemmel mücevher kalitesine rağmen; bu elmaslar mantodan yeryüzüne yaptığı yolculuğun kanıtlarını koruyan bir yapıya sahiptir.

Bu yeni elmas tipi tanımlaması ve diğer elmas çeşitlerinden yana daha az derinde oluşan litosferik elmaslardan daha farklı biçimde manto tabakasında oluştuğunu öğrenmiş durumdayız. Normal elmasların bulunmasına yardımcı olan gösterge minerallerinin (pirop garneti ve ilmenit, ksenolit vb.) bulunması bu tip elmasların bulunmasında yararı yoktur. Bunun nedeni ise bu gösterge minerallerinin o derinlik ve basınçta kararlı hallerini koruyamamasıdır. Bu nedenle Clipper elmaslarının bulunması ile ilgili tahminde bulunmak çok zordur. Bu konuda olan belirsizlik devam etmektedir.

**NOT:** Burada belki bir katkı olur diye kendi düşüncemi eklemek istiyorum. Stishovite denilen mineral de çok derinlerde oluştuğu bilinir; bu mineralin sertliği “9.5”tir. Gerçi dünyada çok az miktarda bulunmuştur; bunun herhalde nedeni çok derinde oluşması nedeniyle olması gerekir, tıpkı Clipper elmasları gibi. İşin garip tarafı Denizli’de araştırma yaptığım (on beş seneye yakın zaman) bölgede bu stishovite mineralinden bir adet bulmuştum. Bu mineral olduğuna eminim çünkü sertliği çok yüksekti (9 sertliğini işleyen elmas katkılı taşım bu taşa onlarca defa denememe rağmen en ufak çizik atamadı ve asla parlama yapmadı).

Bütün bunlara rağmen bu elmaslar çok değerlidir; ayrıca derin konveksiyon mantoya göz atmamız için pencere görevi görmektedir.

Dünyamızı anlayabilmek için karbon ve hidrojen davranışlarına çözmek önemlidir. Nikel-karbon, kükürt ve diğer elementleri içeren metalik demirin ayrı bir sıvı olarak doğrulanması bu elmaslar sayesinde olmuştur.

**DEVAM EDECEK.**

NOT: Metin Uysal'ın bu makalesi aslında 5 bölümdür.  Bunun sebebi makale çok uzun olabilieceği düşüncesiyle 5 bölüme ayrılmıştır ve bu bölüm 4. bölümdür.

Yararlanılan kaynaklar:
1-) Haziran 2023 , ELSEVİER dergisi cilt 241 , 104434 Andy M. MOORE

2-) 2017 yılı gem& gemology , 53: 388-403 "Dünyanın en büyük elmaslarının kökeni" gem&gemology , 53: 388-403

3-) 16 aralık 2016 SCİENCE dergisi " dünyanın derin mantosundaki metalik sıvıdan büyük mücevher elmaslar" Evan M. SMİTH

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum